Ankara Gülden Temizlik Firması
iletisim@ankaraguldentemizlik.com

Temizliğin Tarihçesi

Antikçağ insanı, ruhsal kirlenmeyi, fiziksel kirlenmenin bir parçası olarak değerlendirmiş ve uyguladığı bazı rituellerle kirliliğin giderilebileceğini düşünmüştür.

Bu amaçla insanlar, ruhsal kirlerinden arınmak için yıkanmışlar, temiz giysiler giymişler, güzel kokular sürünmüşler ve tanrılara sunularda bulunup, dualar edip yakarmışlardır. M.Ö. 4000 senelerinde yaşamış olan Sümerler, sağlıklı yaşam için yıkanmanın ve vücut temizliğinin şartı olduğuna inanmışlar, kişisel hijyene önem vermişlerdir. M.Ö. 3000-2000 yıllarında Mısırlılar vücut temizliğine önem vermişler, yıkanma, sık sık saç-sakal kestirme mecburiyeti koymuşlardır. M.Ö. 2000 yılarında Anadolu’da yaşamış olan Hititler döneminde tanrı ve tanrıçalar adına uygulanan ritüellerin insanın, toplumun ve kentin arınması amacıyla yapıldığı görülür.

Roma döneminde temizlik kavram ve uygulamaları, insan yaşamının uzun ve sağlıklı olması önceliği üzerinde durulmuştur. Bu amaçla, Romalılar, suyun temiz olması için arıtma sistemleri oluşturulması, atıkların toplanması, halkın temizlenmesi için ortak kullanıma olanak sağlayan hamamlar, su yolları, sarnıçlar, çeşmeler ve kanalizasyon sistemleri yapmışlardır.

Milattan sonraki döneme bakıldığında ise temizlik ve hijyen ile ilgili bilgilerin daha çok Selçuklular ve Osmanlılar’a ait olduğu dikkat çeker. Özelllikle, islamiyetin kabulunden sonraki dönemlerde temizlik ile ilgili bilgilere rastlanmaktadır. İslamiyet’te abdest almak, kişisel temizliğe dikkat etmek, ibadet ederken temiz olmak gibi temizlik kurallarına dikkat etme zorunlulukları olduğundan kişisel temizlik önem kazanmıştır.

Selçuklular devrinde, bugünkü dezenfeksiyon esaslarına yakın kuralların olduğu bilinmektedir. Anadolu’da Orta Çağda Selçuklular tarafından yapılan hanlar, hamamlar, çeşmeler Türklerin temizlik ve sağlığa verdiği önemin bir simgesidir. Osmanlı İmparatorluğu Selçıklular’dan esinlenmiş, içme suları, besin denetimi, kanalizasyon, ölü gömülmesi vb. konularla ilgilenmiş, kurallar ve tüzükler geliştirmiştir. Ayrıca, Osmanlılar döneminde her evde genellikle bir yıkanma yeri ve tuvaletler bulunmaktadır. Osmanlılarda temizlik o kadar önemlidir ki, sanayi ilk kez sabunla başlamıştır. Osmanlılarda sabunla ilgili ilk düzenlemeler Fatih Sultan Mehmet, İkinci Bayezid, Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman devri kanunnamelerinde görülür. Sonraki dönemlerde sabunun üretimi, kalitesi, fiyatı, kontrolü, ticareti ve sabuncu esnafı konularında oldukça fazla vesika ve düzenleme bulunması dikkat çekmektedir. Sabun, Osmanlı Devleti’nde sabunhane denilen ve şahıslara ait olan imalathanelerde geleneksel yöntemlerle üretilirdi.

Avrupa’da temizlik ile ilgili çalışmalar sabun ve deterjanın üretimi ile başlamıştır. M.S. 476′da Batı Roma’nın yıkılmasıyla birlikte Avrupa’da, hamam alışkanlığı tarihe karışmıştır. Kişisel temizlikte gözlenen gerileme ve sağlıksız yaşam koşulları, Ortaçağ Avrupa’sında büyük sorunlara neden olmuştur.

XV. yüzyılda İtalya, Venedik ve Fransa’da sabun üreticileri ortaya çıkmıştır. Sabunun sert sularda köpürmemesi nedeniyle, 1907 yılında Henkel kimyagerleri tarafından sodyum silikat ile sodyum perboratı bir araya getirilerek ilk deterjan üretimi yapılmıştır.

Temizlikte kullanılan makinelerle ilgili gerçek sıçramanın ve teknolojik gelişmenin ise 1950’li yıllardan sonra başladığı görülür. Ancak bu konudaki emeklemeler XX. yüzyıl itibariyle başlamıştır. Örneğin, 1906 yılında ilk elektrikli süpürgeleri ve tek diskli yer yıkama makineleri, 1954 yılında ilk kombine yer yıkama makineleri piyasaya çıkmıştır. Mop setinin ilk kullanımı 1969 yılında olmuştur. Temizlik teknolojisinde bugün gelinen noktada ise, ultrasonik dalgalarla çalışan robot süpürgeler kullanılmaktadır.

WhatsApp chat